16 Aralık 2011

Tren

çoğu zaman bitirmenin başlamaktan daha zor olduğunu düşünüyorum ama bazı zamanlar başlamak öyle zor ki, bir yazıya bile başlayamıyor insan. ilk cümleyi bulamıyor mesela son cümlesi aklındayken. içinde bulunduğum durum tam olarak bu. bir şeyler yapmak istiyorum ama başlayamıyorum. sanki sürekli görünmez bir duvara tosluyorum. gün içinde tek istediğim eve gelip bilgisayar ekranına bakmak, mümkün olan en az seviyede hareket etmek ve mandalina yemek. ekranda birileri hareket ediyor, birileri şarkı söylüyor ve ben onlara bakıyorum. çok az tepki veriyorum, tepki vermeyi bile başlatamıyorum. gülmüyorum mesela çok komik hadiselere. çok komik olduğunu fark edebiliyorum ama gülmeyi başlatamıyorum. bilgisayarın renginden, şeklinden, arka planda oynayanlardan sıkıldığımda masamın üzerinde bir yığın halinde duran kitaplarıma bakıyorum. okusam diyorum, herhangi birini, hangisi olduğu da fark etmez. kitabı elime alıyorum, kapağına bakıyorum sonra yavaşça masaya bırakıyorum. okumaya başlayamıyorum. oysa eminim ki o kitaplarda benim gibi karakterleri anlatacak yazarlar, belki de bana hiç benzemeyen insanları. en azından bir hikayeye başlamış olacağım, bir hikayeye tanık olacağım. olamıyorum. bu yazıyı bile yazmaya başlamam saatlerimi aldı. yazmak istiyorum, inan istemediğimden değil blog , neden bu haldeyim bilmiyorum. bazen başka şeyler de istiyorum. hiç olmayacak şeyler. herhangi bir insana saatlerce sarılmak istiyorum mesela, hiç konuşmadan, sadece saatlerce sarılmak, sarılarak uyumak. dünya yıkılsa bana bir şey olmazmış gibi hissetmek, canımı acıtacak kadar sıkı sarılmak istiyorum. bazen inanılmaz bir fiziksel izolasyon içinde olduğumu hissediyorum, o kadar zor ki bunu anlatmak, sanki buharlaşmak üzereyim, sanki etten kemikten değilim, sanki yokum. sanki hiç olmamışım. bu sıralar eksikliğini hissettiğim şeyler var, ne olduklarını bilmiyorum. anlayamıyorum ama çok yanlış bir şeyler var. sanki olmaması gereken bir şey oldu sanki bir şey birden bire ortadan kayboldu veya zaten hep kayıptı, ben yeni yeni anladım yokluğunu. bazen herhangi bir canlıyla iletişim kurmak istiyorum, anlaşılmak istiyorum. söylediklerim o canlı için anlamlı olsun, hatta konuşmamam bile anlamlı olsun istiyorum. insanların duygularını görebilmek istiyorum.onların duygularını sevmek istiyorum. sevilmek istiyorum, nedensiz.

Hiç yorum yok: