6 Mart 2011
Nothing is meant to be.
Bazen belki bir 500 gün belki de 9 ay gerekir ama sonunda, -hiç gelmeyecekmiş gibi görünen günlerin sonunda- iyi olursunuz. Olunuyormuş. Çünkü gerçekten hiçbir zaman sonsuza giden bir doğru değilmiş grafikte sinir de üzüntü de. En üst seviyeye ulaşıp oradan aşağı bırakıyormuş kendini. En önemlisi de filmlerde, sağda solda duyduğunuz "bir gün uyanacaksın ve hepsi geçmiş olacak "sözüymüş, doğruymuş. Bir gün uyandım ve o gün o şekilde uyandığımdan bile haberim yokken bitiverdi. Tabi ki hepsi bir günde sihirli bir şekilde meydana gelmiyor zamanla soğuyuveriyor insanın içi ama o fark ediş anı belki saniyelerle ölçülen o an, şöyle bir içini yoklayıp orada hiçbir şey bulamama anı ne hoş, anlatamam. Tom'u bu kadar iyi anlayabileceğimi de hiç düşünmezdim ya hayat insana her şeyi gösteriyormuş. Benim "eventually'imin sonunda gelmiş olmasına ve mutlu olmak için elimde bir şans olmasına içelim o vakit. Bengisu'ya verdiğim sözü de tutuyorum daha ilk günden, sorgulamıyorum, neden böyle oldu diye düşünmüyorum sadece olduğuna seviniyorum. Yaşıyorum ve geride hiçbir pişmanlık bırakmıyorum. O devir kapanmıştır artık.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
2 yorum:
Eventually mi, ultimately mi?
Her şekilde, güzel o his.
çok bi fark var mı ki aralarında , bilemedim :) yani bir zaman sonra.. olay tamamen zamanda hani başka karıştırıcı değişkenler de vardır ya bağımsız değişken kesinlikle zamanmıştı.
ama gerçekten mükemmel bir his. anlatamam. öyle bi çılgın iyi his :D
Yorum Gönder